Avusturya Dışişleri Bakanı Michael Spindelegger, Türkiye'nin demokratikleşme yolunda attığı cesur adımları alkışladıkları-nı söyledi. Today's Zaman'a konuşan Spindelegger, "Bu, dünyaya özellikle Avrupa'ya Türkiye'nin gerçekten AB odaklı bir ülke haline geldiğini göstermesi açısından en iyi yoldur." dedi. Avusturyalı Bakan, ülkesinin Türkiye için önerdiği "imtiyazlı ortaklık" statüsüne ve Türkiye karşıtlığının da yine reformlarla aşılabileceğini vurguladı.
Kuzey Avusturya'daki kayak merkezi Alpbach kentinde gerçekleştirilen Avrupa Alpbach Forumu'nda Today's Zaman'a konuşan Spindelegger, ülkesini ziyaret eden Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın azınlıklar dahil Türk halkına daha çok haklar verilmesi için yeni adımlar atmayı planladıkları konusunda kendisini bilgilendirdiğini söyledi. Spindelegger, ileriye doğru atılacak bu dev adımı desteklediğini vurguladı. Türkiye'nin AB üyeliğine en çok karşı çıkan ülkelerden biri olan Avusturya'nın Dışişleri Bakanı, kendi hükümetlerinin nihai sonuca değil, müzakere sürecine odaklandığını belirtti.
İMTİYAZLI ORTAKLIĞA REFORMLU ÇÖZÜM
Aynı zamanda AB ilişkilerinden sorumlu bakan olan Michael Spindelegger, "Sürecin sonunda taraflar Türkiye'yi üye olarak kabul edip etmeme konusunda karar vereceklerdir. Ayrıca üye ülkeler de bu konuda söz söyleyeceklerdir. Fakat bu şimdi değil, sürecin sonunda verilmesi gereken bir karardır." dedi. Viyana hükümeti, Türkiye'nin tepkisini çeken AB'ye "imtiyazlı ortaklık" konusunda resmî tutumunu sürdürürken Michael Spindelegger, "Bu yolda ne kadar çok reform yaparsanız o kadar çok kişiyi bunun aslında AB için de doğru yol olduğuna inandırabilirsiniz." şeklinde konuştu.
Avusturya'da Türkiye'nin AB üyeliğine kamuoyu desteğinin her geçen gün düştüğüne de değinen Dışişleri Bakanı, insan hakları ve demokratikleşme alanlarında reformların hızlandırılmasının kamuoyundaki güvensizliği giderebileceğini söyledi. Ancak geçtiğimiz yıl, AB'nin genişlemesini savunan Berlin merkezli araştırma ve politika grubu ESI tarafından yayımlanan raporda, Avusturyalı politikacıların kamuoyuna Türkiye konusundaki tutumlarını anlatmak için fazla bir çaba sarf etmediği tespiti yapılmıştı.
Aşırı sağcı partilerde artan Türk karşıtlığı meselesine kaçamak cevap veren Spindelegger, Türk ve Avusturyalı yetkililer arasındaki düzenli temasların ve ikili görüşmelerin Türkiye'nin imajına katkı sağlayacağını ifade etti. "Eğer daha çok temas kurulursa, Türkiye'de ne olup bittiği konusunda daha çok bilgi sahibi olunur." diyen Bakan, gelecekte düzenli görüşmeler yapılması çağrısında bulundu. Spindelegger, AB'den gelecek cesaretlendirmenin Ankara'nın elini güçlendireceğini de sözlerine ekledi.
İki ülke arasındaki ticari bağların gelişmekte olduğuna işaret eden Michael Spindelegger, "Türkiye, Avusturya şirketleri için çok büyük bir pazar." dedi. Bakan, hükümetin ve Avusturya iş çevrelerinin Karadeniz Bölgesi'yle çok yakından ilgilendiğini bildirdi. İki ülke arasındaki ticaret hacmi yaklaşık 2 milyar dolar. Avusturya'nın en büyük enerji şirketi OMV, Türkiye'nin en büyük petrol dağıtım şirketi Petrol Ofisi'nin yüzde 42'sini elinde bulunduruyor. OMV şirketi, Nabucco projesinin de en büyük ortaklarından biri.
Avusturya'daki Türk azınlığın (200-300 bin) entegrasyon sorunundan duyduğu üzüntüyü dile getiren Spindelegger, "Onların entegre olmaması, Avusturya ve Türk toplumu arasına daha çok mesafe koyar." değerlendirmesini yaptı. Bu konuda bir planları olduğunu belirten, ancak detay vermekten kaçınan Bakan, Viyana'daki Türk büyükelçiliğinin Türklerin entegrasyonu konusunda verdiği destekten de övgüyle söz etti. Avusturyalı Bakan, Türkiye ile Ermenistan'ın ilişkilerini normalleştirme yönündeki mutabakatına da değinerek, "Diplomatik ilişkilerin yeniden oluşturulması ve işbirliğini geliştirme yönünde atılan bu büyük adımı memnuniyetle karşıladığımı belirtmek istiyorum." dedi.
Zaman