Hasan bey şöyle anlatıyor....
bu söz ciğerime işledi:(
Şöyle anlatiyorlar; Bizim mahallede* inşaat ustalığı yapan* orta yaşlarda* çok fazla sigara içen* caminin önünden dahi geçmeyen bir arkadaşı* bir gün kahvede yakaladım.
-Neden hiç camiye gelmiyorsun? dedim.
-Ben namaz kılmıyorum dedi.
-Fazla sigara içiyorsun herhalde? dedim.
-Evet* çok içiyorum dedi.
-En pahalı sigara hangisi? Ben pek fiyatları bilmiyorum dedim.
-O da* Şu marka... Dört milyon küsûr dedi.
-Eğer vaktin varsa* istersen konuşalım dedim;
-Müsaitim* buyur konuşalım dedi.
Kahveciye* İki çay getir bize dedim* kahveci çayları getirdi* içiyoruz...
Buna;
Farzet bir sigara bayiinin önünden geçiyorsun. Biraz önce söylemiş olduğun o en pahalı ... marka sigarayı istedin.
Adam sigarayı sana verdi. Sen tam paraya davrandın ki* adam Yok* istemez* benden olsun dedi. Sigaranın parasını senden almadı.
Sen* ikinci defa o sigara bayiinin önünden geçerken nasıl geçersin?
Dört milyon küsûr para almadı diye* elini göğsünün üstüne koyarsın da geçersin değil mi? dedim.
Bu* Tabii dedi.
Peki* yarın Cenab-ı Hak* huzuru ilahide;
Kulum* ben seni yokluk âleminden varlık âlemine getirdim. Seni ağaç yapmadım* taş yapmadım* hayvan yapmadım* insan yaptım. Bahusus Müslüman anne-babadan dünyaya getirdim.
Dağlarda koyunlara* keçilere ot yedirdim* ama sütünü* yoğurdunu* peynirini sana yedirdim.
Akşama kadar ineklere saman yedirdim* yağını peynirini* çökeleğini sana yedirdim.
Kulum* akşama kadar tavuklar gübre deşti* ama doğurduğu yumurtayı ona değil de sana yedirdim.
Bir paket sigara verip de para almayan o adamın önünde eğilerek geçmeyi aklın kabul etti de* bu kadar nimet veren Rabbine karşı niçin Ezan-ı Muhammedî okunduğu zaman namaz kılıp benim huzurumda eğilmedin? derse* yüzün kızarmayacak mı?
Bırak cenneti-cehennemi* yüzün kızarmayacak mı? dedim.
Ben böyle söyleyince; adam*
- Bu söz ciğerime işledi. Ben bir daha namazımı geçirmem deyip bir eve gidiyor* gidiş o gidiş.
O günden sonra Allah'ın izniyle beş vakit namaza başlıyor...